bugün

entry'ler (17)

yavuz çetin

yine Yavuz'dan bir seyler dinlerken farkettim ki neredeyse 10 yil gecmis gidisinin uzerinden! O kadar oldu mu yahuu diye sasirdim, afalladim, n'apsam bilemedim... an itibariyle de muzigin sesini biraz daha acip yavuz dinlemeye - hissetmeye devam etmeye karar verdim.

ilginç kitap isimleri

(bkz: puslu kıtalar atlası)
(bkz: zargana)

orta doğu teknik üniversitesi

Hafta sonları, mezunlarının çoluk çocuk toplaşarak piknik yapmak için özellikle çarşı çimlerini istila ettiği üniversite... tamam, gelirsin eski okuluna ama bu kadarı da pes dedirtiyor artık!

22 mayıs 2010 bayern münchen inter milan maçı

Ve inter hakettiği gibi almıştır kupayı... milito da muhteşem 2 gol atmıştır, daha n'olsun?!

if ankara

Film öncesi reklamları seramoniye dönüştürerek bıktıran, bilet fiyatları şok etkisi yaratan festival! Hayır o kadar reklam aldın, anladık da...bu bilet fiyatları ne o zaman?
tam: 12TL
öğrenci: 10TL (akşam 21.30 ve 22.00 seanslarında öğrenci indirimi geçerli değil!!!)

elmacık kemiği

yüze ayrı bir ifade veren, insanın içinde resim çizme istediği uyandıran kemik! bir de çene kemiği var tabi benzer hisleri uyandıran...

sözlük yazarlarının sevdiği şiirler

Bir Fincan Kahve

çok zaman sonra oturup
bir fincan kahve içebilmeli insan
eski sevgilisiyle
geride bunu bırakabilmeli
yalnız ya da birlikte çekip giderken bir ilişkiden!

her şey dün gibiyken
yıllar geçti
uzakta birbirimizden.

cam kenarına oturduğum masadan
yüzüme sokağı vuran tülün gölgesinde
düşünüyorum:
yavaş yavaş anıların da terk ediyor beni
git gide azalıyor
günün birinde
birlikte
bir fincan kahve içebilmenin
sadakati
hayali...

neden mümkün olmuyor
ayrılmak
yok pahasına tüketmeden her şeyi?!

garbage'ın şarkısı:
"cup of coffee"
benim yıllar önce aşkımıza verdiğim
söz gibi, hayal:
yıllar sonra insanın eski sevgilisiyle
hüzün, şefkat ve incelikle bir fincan kahve içebilmesi...

neden yıllar sonra bir araya getiremiyor bizi
hüzün, şefkat, incelik ve bir fincan kahve
yalnızca bu kadarına azalmışken
bir zamanlar yaşanan
o büyük aşkın ikindisi!

fincanın üzerinden birbirimize bakarken
ikimiz de biliyoruz giden gitti!
daha kapıda ayrılacak yollarımız
buluştuğumuz kafeden
kendi hayatlarımıza dağılırken
yine de birbirimizden hatırladıklarımıza değmez mi
o bir fincan kahve
ağzımızda yıllardır zehir zemberek bekleyen?

ya da boş ver, en iyisi
garbage dinleyelim ikimiz de
kahvelerimizi içerken kendi evlerimizde...

Murathan Mungan

salvador dali

genelde imzasını salvador gala dali şeklinde atan, bir çok tablosunda gala'nın yüzünü çizen, bunlardan da anlaşılacağı gibi eşi gala'ya hayran, çılgın ressam.

daisy

ionesco'nun Gergedanlar oyunundaki Berenger'in aşık olduğu karakterin ismi.

üniversite öğrencisini sinir etme yöntemleri

- hacı senin bölüm neydi yaa?
- işletme...
- lan en kolay bölüm sizinkiymiş haa! eşek bağlasan sizin bölüme bitirir diyo be herkes! heheee...
- ıhh!..

ardından sinir krizleri geçirmek...
evet o en kolay(!) bölümü bitiremeyip uzatınca bu diyalog böyle bir sinir kriziyle sonuçlanıyor maalesef.

deniz baykal ın istifa etmesi

görür görmez inanamadığım entry tabi ki... sonrasında gerçek olmadığını anlamak çok da uzun sürmedi zaten. ama kısa da sürse bu durum beni ziyadesiyle şaşırtmaya yetmiş, rüya aleminde hissettirmiş ve "bir gün belki, neden olmasın?!" dedirtmiştir.

her daim makyaj yapan kadın

her daim makyaj yapmaya ayırabilecek vakti olan kadındır. eğer biraz da biliyorsa bu işleri, takdir edilesi akabinde hemcinsleri tarafından kıskanılası ve hatta, "amaaan, aslında çok çirkindir o, makyajsız halini görsen sen kaçarsın valla!" şeklinde çekememezlik cümlelerinin ortaya çıkmasına sebep olan tam anlamıyla bir kadındır.

sevgiliyle beraber izlenesi filmler

(bkz: before sunrise)
(bkz: before sunset)
ikisi ard arda izlenirse en güzeli!

yağmurda yürümek

Huzur... Sanki yağmurla beraber akıp gider bütün stresin, derdin, üzüntün.
"Yagmurda yürümek, yağmurda hoşlandığın insanla beraber yürümek..."
Öyle işte!

fransızca kökenli sözcükler

otomobille ilgili bir çok terim de Fransızca'dan devşirmedir yine: debriyaj, vites, direksiyon...
bunun dışında Fransızca'sıyla aynı anlamı taşımayan, Türkçe'ye geçmiş bazı kelimeler de vardır tabi, mesela konsumatris.(Fransızca tüketici demektir)

odtü deki kırmızı koltuklar

pencere kenarında bulunanları pencereye doğru çevirmenin yasaklandığı, içine gömülüp kitap okumanın ayrı bir zevk, uykunun tadına doyum olmadığı muhteşem bir kırmızı renk tonuna sahip koltuklardır...

aylak madam

yeni yerinde de mükemmel dekorasyon ve kaliteli hizmet anlayışına rağmen eski sıcak ortamını bulamadığımız, yine de Ankara'nın en gidilesi, kahve eşliğinde muhabbet edilesi mekanlarındandır.